Umre Yolculuğuna Bir Bakış

Durun dostlarım, uzaktan gelen sese, umre yolculuğuna kulak verin. Çağırıyor sizi, bizi, hepimizi, gaipten bir ses. Gelin diyor, görmeye gelin, ziyaret gelin. Dünya fani, dünya geçicidir. Beni görün felah bulun, beni görün derdinize derman bulun.

Hadi çıkınımızı hazırlayalım, çıkalım yola. Son yolculuk gelmeden; gidelim o kutlu yere. Dönelim, tavaf edelim edeple. İçimizden geçen, isteklerimizi, dertlerimizi söyleyip, dermanımızı isteyelim. Geri çevrilmeyiz o kutlu beldelerde. Bekliyorlar bizi, gelin diye. Ben hastayım, ben yoksulum, ben çaresizim, gidemem demeyelim. Gitmek için çare varsa, bahane bulmayalım, gitmemek için.

Bu Kutlu Yolculuğu Neden Yaparız

Beyazlar içinde, ister temiz sayfa diyelim, ister kefen. Yüz sürelim o kutlu mabede, el açıp dua edelim, o kutlu Peygamberin huzurunda.

Zordur; hele bir de elimiz sıkı, ruhumuz tembelse, zordur o kutlu yolculuk. Ne serinlik vardır, ibadette, ne soluk. Koşturmacadır Umrede yolculuk, bir o yana bir buyana. Ama görünce o kutlu mabedi, süzülür pınardan o yaşlar. Gözyaşlarımız gönlünüzdeki ateşi söndürür. Mutlu oluruz, kutlu oluruz. Dünyaya olmanın anlamını tadar, gerçek hayatla tanışırız.

O kutlu sahabeler, o kutlu beldeler. Gönlünüzdeki hasret ateşini söndürür. Dünya nimetleri, değersizleşir. Her beldeden gelen din kardeşlerimizi görür, mutlu oluruz. Yalnız değilsiniz, şu uçsuz bucaksız dünyada. Çoksunuz, hem de pek çok. Yan yana namaz kılar, omuz omuza tavaf edersiniz. Aynı kabirde ağlar, aynı mescitte namaz kılarsınız.

Yolculukta Herkes Eşittir

Orada zengin, fakir yoktur. Küçük mahşerdir. En zengini de en fakiri de aynı yerde tavaftadır. En âlimi en cahili de yanı mescitte namazdadır.

Eller açılır, dualar edilir, yaşlar akıtılır. Yalvarır yakarırsınız huzur-u Resulde. Derdiniz vardır, arz edersiniz. Vesile kılarsınız o büyük peygamberi. İstersiniz sizi yaratandan, isteklerinizi. Geri çevrilmez dualarınız, ne bu dünyada ne de ukbada.

Çabuk Biten Kutlu Yolculuk

Çabuk geçer sayılı gün, hem de çok çabuk. Veda vakti gelmiştir, kutlu beldelere, kutlu kimselere. Son dualar edilir, o kutsal beldede. Temenni edilir tekrar gelmelere. Doyulmaz hem de hiç doyulmaz, o yerlere. Söz verirsiniz kendinize, geleceğim, tekrar tekrar geleceğim diye. Ama gafil dünyada gaflete dalınır, zamanla. Göze, kalbe perde iner donuklaşırız. Bir uyaran, bir çeken olursa, irkilir kendimize geliriz. İçimize, gönlümüze ateş düşer, yanarız. Sönmek için, salah bulmak için, hayat bulmak için geliriz bu kutsal beldelere. Gelelim, edeple söyleyelim; Lebbeyk Allahümme Lebbeyk….