Rüya Tabiri Nedir ve Rüya Tabiri Nasıl Yapılır?
Rüya Tabiri Nedir Rüya Nasıl Tabir Ediliyor
Bir kimsenin mesleği rüya tabiri yapmak ise rüyayı dinlemeden önce yapması gereken usulü uygular. Rüya Tabiri yapacak kimse öncelikle gördüğü rüyanın hayır olduğunu söyler. İlaveten rüyanın hayra erişip, şerden kaçınmayı istediğini bildirir. Zira hayır iyi insanların işidir, şer ise düşmanların işidir. Kim ki şer düşünür o kimse düşmandır. Akabinde alemlerin Rabbine şükür ederek rüyayı o kimseden dinlemeye başlar.
Bazen rüyalar görüldüğünün zıddıyla tabir ediliyor. Mesela hanımının rüyasında kendine zehir ikram ettiğini gördüğünde yorumu şu şekildedir; O kimsenin hanımının zina ettiğine delalettir. Zira zehir hazırlayan ve sunan kimse yaptığı işlemin kötü olduğunu bilir. Bu yüzden zehri gizlice hazırlar ve ikram eder. Zina da aynı şekilde zehir gibi çirkin fiildir. O yüzden zina da gizlice yapılıyor. Rüyada gördüğümüz imgeler de bu şekilde vücut buluyor.
Buna benzer şekilde rüya tabirinde rüyanın görüldüğü yerin de tabir için önemi vardır. Rüya görülen mekan uygun olduğunda, rüya kötü de olsa hayradır. Şöyle ki; Mescitte çalgı aleti çaldığını gören kimsenin durumunu örnek verebiliriz. Mescit hayırlı bir yerdir orada çalgı aleti kullanmak ne akla uygundur ne de dinde cevaz vardır. Ancak bu kimse gördüğü rüya ile yaptığı edepsizlikten tövbe ederek, Yaradan’dan af diler, hatasını anlar.
Bunun yanında Hamamda Kur’an okuduğunu gören kimse için ise durum farklıdır. Hamam insanların avret yerlerini açarak yıkandığı uygunsuz bir yerdir. Yer uygunsuz olduğu için orada meşru bir işle meşgul olmak hayra alamet etmez. Bu kimse kötü işlerle uğraşıp dinin tasvip etmediği işlerle şöhret bulur.
Rüyalar Hayırlı İse Sadece Salih İnsanlar mı Görür
Geçmişte yaşanmış ve bize intikal eden birçok hadise vardır. Bu hadiselere baktığımızda hayırlı veya itibar edeceğimiz rüyayı sadece dindarlar görmez. Rüya tabiri de sadece inanan insan için değildir. Bildiğimiz gibi Müslüman insanların gusül almaları farzdır. Oysa imansızlar veya Mecusi gibi insanlar gusül almaz. Ancak hepimizin bildiği Hz. Yusuf (A.S.) usta bir rüya tabircisi idi. Kâfir Mısır kralının rüyasını tabir etmiştir. Aynı zamanda cünüp ve hayızlı kimsenin rüyaları da sahih olabiliyor. Elbette Hz. Yusuf peygamberin çocukken gördüğü rüyası da çıkmıştır. Buna istinaden çocukların gördüğü rüyalarda sahihtir diyebiliriz.
Elbette gördüğümüz rüyalar sadece kendimiz için çıkacak şeklinde bir kural yoktur. Kişinin gördüğü sadık rüya;
- O kimsenin aile efradı için çıkabiliyor
- Yakın akrabaları veya kardeşleri için de tevil edilebiliyor
- Anası veya babası içinde yorumlanabiliyor
- Yakın arkadaşı veya çalışanları içinde olabiliyor.
Rüya tabiri yapan kimsenin doğru insan olması gerekir. Böyle kimse yalancılıktan uzak durduğu gibi gıybet ve özellikle insanlar arasında söz taşımaktan sakınmalıdır. Elbette her ne kadar kendisi yalancılık yapmadığı gibi başkalarının da yalanlarını çirkin görmesi de gerekir. Bu meziyetlere sahip kimse de rüya görür ancak kötü meşguliyetlerinden dolayı rüyasını hatırlayamaz.